Akdeniz’de Türkiye’ye Karşı İttifak Büyüyor

Mısır ve BAE Savaş Gemileri

Akdeniz’deki münhasır ekonomik bölge çevresindeki gelişmeler endişe verici boyutlara ulaştı. Mısır, Yunanistan, BAE ve İsrail yaklaşık 5 aydan beri sürekli tatbikat halindeler. Tatbikatlara GKRY‘de destek vermekte.

Endişe verici olan sadece tatbikatlar değil, ayrıca Mısır‘ın ileri derecede silahlanma hamleleri bölgeyi ısıtacak gibi görünüyor. Zira Mısır‘ın şu anda İsrail ile bir düşmanlığı bulunmuyor. Fakat alınan silahlara bakılacak olunursa, olağanüstü büyük bir olaya hazırlandıklarına kesin gözüyle bakılıyor.

Mısır Rafele Uçakları

Mısır siyasi olarak darbeci general “Sisi” komutasında hareket etse de, çok uzun zamandan beri Amerikan etkisinde bir ülke. Mısır donanması 2 adet Mistral sınıfı (TCG Anadolu Karşılığı) LHD gemisi, 11 Fırkateyn, 8 denizaltı, 2 korvet ve 23 mayın gemisine sahip. Ayrıca yeni sistemler satın almayı sürdürüyorlar.

Mısır hava kuvvetleri ise çok çeşitli platformlara sahip olsa da yeni alınacaklar ile birlikte 480 savaş uçağına sahip olacaklar. Bu kadar büyük bir hava gücünün İsrail’e karşı oluşturulduğu anlaşılır bir sebep olmakla beraber, kuvvet envanterinin genelde batı menşeli olması siyasi çıkarların da gözetildiğini göstermektedir. Zira Mısır ekonomisi çok kötü durumdadır ve bütçede en büyük kalemi savunma almaktadır.

Şimdi Doğu Akdeniz’de Türkiye‘ye karşı oluşacak bir ittifakın olası sıcak çatışmaya dönüştüğünü düşünerek gerçekleşebilecek hayali bir senaryoya göz atalım:

Doğu Akdeniz Savaşı

A. Politik ve Siyasi Sebep

Her ne kadar gerçekleşebilecek olan çatışma ortamı bölge ülkeleri arasında gözükse de, olay tamamen ABD tarafının, Türkiye‘yi kontrol edebilecek enstürmanlarının kalmamasından kaynaklanmaktadır. Türkiye‘nin yükselen askeri gücü Amerika‘yı rahatsız etmekte, uzun bir süreden beri hazırlandığı NATO/Amerikan – Rusya çatışmasını zora sokmaktadır. Amerika bugün Doğu Avrupa ve denizlerde Rusya’yı tamamen kuşatmış durumdadır ve INF anlaşmasından çekilmekle birlikte Rusya‘yı nükleer saldırı seçeneği ile de tehdit etmektedir.

MEB Paylaşımı

Bu durumda Amerikan kışkırtmaları ile başta Yunanistan ve Mısır olmak üzere Amerika tarafından destek alacak GKRY ve İsrail ittifakı, doğu Akdeniz’de Türkiye‘ye karşı sıcak cevap vermek isteyecekler ve bunun için de gerekli şartların oluşmasını sağlayan olaylar tetiklenecektir.

Amerika’nın bu çatışma ekseninde askeri ve siyasi hedefleri şunlardır:

  1. Türk Silahlı Kuvvetlerinin etkinliğini minimuma indirmek
  2. Hava ve Deniz kuvvetlerini zayıflatmak
  3. Böylece Türkiye üzerinde siyasi baskı oluşturmak
  4. Rusya’yı güneyden kuşatmak
  5. Türkiye’nin siyasi pozisyonunu NATO eksenine çekmek
  6. Suriye’de bir Kürt devleti kurmak
  7. Suriye ve Irak üzerindeki baskıyı azaltıp terör örgütlerine rahat nefes aldırmak
  8. İsrail’in Suriye’ye karşı bir toprak kazanma harekatını kolaylaştırmak
  9. Olası bir nükleer çatışmada erken uyarıyı sağlayabilmek ve mümkünse kendisinden önce Türkiye’nin hedef olmasını sağlamak. Böylece ikincil vuruş şansını artırmak.
  10. Olası İran saldırısında Türk topraklarını kullanabilmek
  11. Türkiye’nin uluslararası alandaki çıkışlarını engellemek

İncirlik Hava Üssü

Tüm bunlar alt alta toplandığında bölgede gerçekleşebilecek bir üçüncü dünya savaşından önce mutlaka Türkiye’nin zayıflatılması gerektiği açığa çıkmaktadır. Tahminlerimiz bunun bir İran saldırısından bile önce olabileceği yönündedir. Zira Türkiye şu haliyle ABD tarafından olabilecek NATO – Rus çatışmasındaki misyonunu gerçekleştirebilecek bir ülke değildir. Hele de Avrupa’ya bu kadar kuvvet yığılmışken.

B. Hazırlık Durumunda Kuvvet Dağılımı

Doğu Akdeniz’de Türkiye’ye karşı gerçekleşebilecek bir sıcak çatışmada aşağıdaki kuvvet yapıları birincil olarak yer alacaktır.

İsrail

Çatışmaya hemen hemen tüm hava gücüyle katılacaktır. Elinde F-15 ve F-16’nın değişik varyasyonları olan 321 savaş uçağı bulunmaktadır. Deniz kuvvetleri ise hayli küçük olup 3 korvet, 5 denizaltı ve 8 hücumbot’dan oluşmaktadır. Açık deniz harici çatışmada bulunabilecek devriye botları diğer enstürmanlar savaş gücüne dahil edilmemiştir. İsrail kara kuvvetlerinin ise Türkiye’ye karşı uzun menzilli harekat icra etme kabiliyeti bulunmamaktadır.

Türk Deniz Kuvvetleri Tatbikatta

Mısır

F-16, Rafale, Mirage, Mig ve Chengdu sınıfından toplam 480 savaş uçağına sahiptir. Türkiye‘ye karşı Mistral sınıfı iki LHD gemisi, 11 Fırkateyn, 8 denizaltı, 2 korvet ve 23 mayın gemisine sahip. Mısır kara kuvvetleri oldukça büyük bir güce sahip fakat vurulmadan Akdeniz’i aşmak oldukça zor olacağı için Türkiye‘ye karşı bir kara harekatı çok mümkün gözükmüyor.

Yunanistan

Toplam 248 savaş uçağına sahip. Çoğunluğu Mirage ve F-16 dan oluşmakta. Hava kuvvetleri hem kalite hem de eğitimi seviyesi olarak Avrup’nın en iyilerinden olarak gösteriliyor. Deniz kuvvetleri 14 Fırkateyn, 20 Hücumbot ve 8 denizaltıdan oluşmakta. Kara ordusu ve Adalar komutanlığı tamamen Türkiye‘ye karşı yerleşik durumda.Son istihbaratlar, Yunanistan‘ın batısındaki tüm güçleri bir yıl içerisinde ASDEN adalar komutanlığı ve Trakya sınırına kaydırdığı yönünde. Türkiye‘de her ne kadar güneye yığınak yapıyor gibi gözükse de Trakya’daki tank ve tanksavar birliklerini desteklemeye başlamıştır.

GKRY (Güney Kıbrıs Rum Yönetimi) ve BAE

Hava gücü ve açık denizde savaşabilecek gücü bulunmamakta. Kara kuvvetleri ve destek unsurları ana gücünü oluşturmaktadır. BAE ise toplam 170 savaş uçağına sahip durumda. Fakat olası bir operasyona İran tehdidinden dolayı ancak 80-90 uçakla katılabilecektir.

Türkiye

Toplam 290 Savaş uçağından oluşan bir gücü bulunmaktadır. Hava kuvvetlerinin eğitim ve ikmal seviyesi epey yüksektir. Deniz kuvvetleri ise Doğu Akdeniz, Ege ve Karadeniz’in en güçlüsüdür. 16 Fırkateyn, 10 Korvet, 12 Denizaltı ve 20 Hücumbottan oluşmaktadır. Ayrıca 2020 yılında TCG Anadolu ve Trakya ile birlikte iki LHD gemisi ve İ sınıfı fırkateynler ile Akdeniz’in hakimi konumuna yükselecektir. Ayrıca hava kuvvetleri 100 kadar eğitim uçağını da saldırı için hazırlayacaktır.

Toplam Kuvvet Dengeleri

Çıkabilecek bir savaşta Türkiye 1000 savaş uçağına karşı yaklaşık 400 uçak ile mücadele etmek zorunda kalacaktır. Deniz kuvvetleri toplamı ise Türkiye‘nin biraz üstündedir. Bölgedeki tek kara gücü ise Kıbrıs üzerinde Türkiye ve GKRY‘ye aittir.

C. Bir Çatışma Senaryosu

En yakın olası bir çatışma senaryosu önümüzdeki mayıs ve haziran aylarında gerçekleşecek olan MEB (Münhasır Ekonomik Bölge) üzerinde Türkiye‘nin doğalgaz ve petrol aramaya başlaması olacaktır. Zira Türkiye bu bölge ile ilgili sınırlarını geçen aylarda BM‘ye sunmuştur. Aynı bölgede diğer ülkeler de arama faaliyetine başlayacaklar ve deniz kuvvetleri arasındaki sürtüşme ile ilk kıvılcım çatışmayı başlatacaktır.

Değerli analist Mete Yarar‘ın konu ile ilgili son görüşlerine aşağıdan ulaşabilirsiniz.

https://www.youtube.com/watch?v=0quzPzZzvJg

Olası bir ilk çatışmaya Türkiye en yakından ve en çok hazırlığını yapan ülke olarak öne çıkmaktadır. Akdeniz’de savaş gemileri arasında geçecek ilk sıcak temasın hemen ardından Türk uçakları bölgeye gidecektir. Fakat bölgede Mısır ve Yunanistan uçakları da olacaktır. Çatışma sonucu çok kestirilememekle beraber İsrail ve Mısır ilk darbeyi vurmamaya çalışacak, daha çok Türkiye’nin ilk saldırıyı başlatması ve olayın BM’ye taşınıp siyasi bir sonuç alınması beklenecektir.

Yaşanacak gelişmeler Türkiye‘nin hızlı davranmasını gerektirecektir. Zira hava savaşı oldukça kanlı geçecek, Türk Deniz Kuvvetleri ve diğer güçler arasındaki çatışma sert olacaktır. Her iki taraf da önemli kayıp verecektir.

Bu esnada Türkiye tek başına alanda kalmanın yıpratıcı olacağını bildiğinden Trakya üzerinden Yunanistan üzerine bir kara harekatı başlatacaktır. 90 bin asker ve 1000 tank eşliğinde Yunan sınırı geçilecek, Akdeniz’de meşgul olan Yunan hava kuvvetlerinin desteğinden yoksun Yunan birlikleri ateş destek unsurları vasıtası ile zayıflatılacaktır.

Aynı zamanda Kıbrıs‘daki Türk birlikleri GKRY sınırını geçerek tank ve topçu birlikleri eşliğinde GKRY üzerinde ateş baskısı oluşturacaklardır.

Türkiye‘nin eş zamanlı olarak Trakya sınırını geçmesi, SOM ve BORA füzleri ile ivedi olarak Yunan hava üslerini vurması ve ardından F-4 uçakları ile Yunan stratejik noktalarına Precision Strike yapması Yunanistan üzerinde çok ciddi bir baskı oluşturacak, ASDEN komutanlığına bağlı tüm Yunan adaları topcu unsurları ile vurulacak ve ilk 8 saate Yunanistan birliklerinin emir-komuta yapısını çözülecektir. Zira Türk ordusu kara savaşında oldukça deneyimlidir ve her iki ülkenin de Akdeniz nedeni ile hava desteği olmayacaktır. Yunanistan‘ın elindeki 350 Leopard II tankına güvenip bu savaşı kazanmasının mümkünatı yoktur. Trakya üzerindeki tüm tahkimatları Yunan askerinin savaş şevkine bağlıdır ve Yunan kara ordusunun disiplini konusunda Türkiye çok şey bilmektedir. Ege adalarındaki Türk baskısı dayanılmaz bir noktaya ulaşacak ve Türkiye’nin buradan herhangi bir adayı ele geçirmeden çıkması imkansıza yakındır.

Bu sırada Akdeniz’de Türkiye‘de dahil olmak üzere tüm kuvvetler çiddi kayba uğrayacaklardır. Aynı zamanda GKRY üzerinden İsrail Hava Kuvvetleri bir şekilde önlenebilirse, Türkiye, Yunanistan‘dan sonraki ilk büyük hava akınını Mısır ordusu üzerine yoğunlaştıracaktır.

Eğer Türkiye bir şekilde, çatışmanın olacağının kesinleşmesinden hemen önce, Mısır ve Yunan hava üslerini vurabilirse, Türkiye‘nin savaşı kazanacağı kesindir. Bölgedeki en büyük hava gücü Mısır‘a aittir ve Mısır coğrafyaya yakındır. Her iki durumda da savaşın en önemli silahı SOM Füzeleri olacaktır. Mısır hava kuvvetlerinin etkinliği yok edilirse, İsrail çatışma için olan şevkini kaybedecek (Zira ordusunu riske atmak istemeyecektir. En kötü ihtimalle hava kuvvetlerinin 1/3’ü yok edilecek ve olası bir Türk hava saldırısına açık hale geleceklerdir) ve Yunanistan‘ın Trakya ve adalardaki askeri baskısı profesyonel Türk Kara Kuvvetleri tarafından minumuma indirilecek (ki Atina’ya ilk bombalar düştüğünde Yunanistan nasıl bir hata yaptığını anlayacaktır), Suriye üzerinden gelebilecek PYD saldırıları için zaten hazırlıklı olan TSK, 2. Ordu ile tam saldırı durumuna geçecektir.

Konya’daki HvKK F-16 Filosu

Çatışma büyük develetlerin araya girme sürecine bağlı gibi görünse de, olası bir saldırıda Türkiye büyük hava ve deniz gücü kaybının yanında ilk 24 saatte aşağıdaki kazançları da elde edecektir.

  • Yunanistan‘dan Türkiye‘ye yakın en az 18 ada tamamen ele geçirilecektir.
  • Trakya üzerinden ilerleyen birlikler baştaki sert direnişi kırdıktan sonra Yunan cephesinin yumuşamasını binaen Selanik’e doğru 40 km kadar ilerleyeceklerdir.
  • Yunanistan hemen hemen tüm hava üslerini, hava, kara ve deniz kuvvet komutanlıklarını, stratejik nokta ve cephaneliklerini Türk füze ve roketleri ile kaybedecektir. Bu darbeden sonra Yunanistan tamamen Türk tehdidine açık hale gelecektir.
  • GKRY durduk yere kendini ciddi bir savaşın içinde bulacaktır ve oradaki Türk birlikleri Rum ordusunu oldukça zayıflatacaktır.
  • Mısır hava ve deniz kuvvetlerinin en az yarısını kaybedecektir.
  • İsrail kendisi için birinci öncelikli olmayan bir savaşa uçak kaybıyla girecek ve eğer Türk karşı saldırısını atlatabilirse kendisini şanslı sayacaktır. İsrail‘in Türkiye‘nin önceliği olmayacağı açıktır.
  • Türkiye ilk 24 saatte genel seferberlik ilan ederse durum Yunanistan için tam bir felakete dönüşecektir.
  • Türkiye‘nin füze saldırıları o kadar bunaltıcı olacaktır ki, Yunanistan ve Mısır donanması ne yapacağını şaşıracaktır. Pek çok gemi kaybedilecektir.

Türk Kayıpları :

Türkiye bu çatışmada, çatışmanın kapsamına bağlı olarak en az 100-150 savaş uçağını kaybedecektir. Deniz kuvvetlerinde ise 6 savaş gemisi ve 2 denizaltı kaybı öngörülmekle beraber şu an Türkiye bu kayıpları göze almış durumdadır.

Yukarıdaki senaryoda Türkiye açısından en önemli iki unsur vardır:

  1. Önleyici Saldırı (özellikle Yunan hava üsleri ve mümkünse Mısır hava kuvvetlerine karşı )
  2. Ciddi Anlamda Yoğun SOM / BORA /Atmaca Füze Saldırısı

Yunanistan hava ve deniz kuvvetleri füze saldırıları ile devre dışı bırakılabilirse, bölgedeki diğer güçler Türk Hava Kuvvetleri tarafından çerez niyetine harcanacaktır. Bunu bilen İsrail ve Yunanistan Girit adasına Ufuk Ötesi Radar sistemi kurmaya başlamışlardır. Böylece Türkiye’nin hava faaliyetlerini izleyebileceklerdir.

Burada eğer Türkiye bir şekilde S-400 sistemini Akdeniz’e yerleştirebilirse bu savaşın kesin galibi olacaktır diyebiliriz. Bunun tek istisnası ABD’nin olaya karışmasıdır. Fakat ABD’nin olaya karışması Türkiye‘nin kesin olarak batı’dan kopması ve doğrudan 3. dünya savaşı için tetikleyici neden olacağından pek mümkün görünmemektedir.

Düşmanın Güçlü Yönleri

  • Yunan Hava Kuvvetleri oldukça güçlüdür. İlk saldırıda kesinlikle yok edilmesi gerekmektedir.
  • Mısır Hava Kuvvetleri oldukça güçlüdür. Fakat Türkiye uzak olduğundan bölgedeki etkinliğinin azaltılması Türkiye için yeterlidir.
  • İsrail bölgeye uzak ve pragmatik bir ülkedir. Fazla kaybı göze alamayacaktır. Zira bir İran tehlikesine karşı daha hazırlıklı olmak zorundadır.
  • BAE muhtemelen Yunan üslerine yerleşecektir.
  • Mısır ve Yunan deniz kuvvetleri oldukça modern durumdadır. Fakat tamamen yok olmadan bire bir mücadelede Türk Deniz Kuvvetleri’ni yenebilecek durumda değillerdir.

Düşmanın Zayıf Yönleri

  • İsrail hariç hiçbir ülke kendi üretim silah sistemine sahip değildir. İlk çatışmadan sonra ikincil saldırıya geçebilecekleri şüphelidir.
  • Türk kara ordusu özellikle Yunanistan için tam bir kabus olacaktır.
  • Yunan ordusu güçlü ekipmanlara rağmen bunların hem sayıca az olması, ordunun hiç gerçek savaş deneyimi olmaması hem de zayıf ekonomi Yunanistan için bu çatışmanın kesin kayıpla geçeceğini göstermektedir. Türk azınlığın iç çatışmaya katılması da seçenekler arasındadır.
  • Mısır Arap Nato’suna katılmaktan vazgeçmiştir. bu da Akdeniz konusundaki isteğinin zayıflayacağını göstermektedir.
  • Mısır ekonomisi oldukça kötü durumdadır. Halkın Türkiye’ye bir düşmanlığı bulunmamakla beraber pekçok Mısırlı Türkiye’yi sevmektedir.
  • Türkiye‘nin S-400 alması olayı tam bir çıkmaza sokmaktadır.

Savaşın Sonucu

Olası bir çatışmanın 48 saaten fazla sürmesi durumunda NATO, AB, ABD ve Rusya yapıcı bir şekilde devreye girmezse çatışmalar şiddetlenecek ve çok rahat 3. dünya savaşına zemin hazırlayabilecektir.

Türkiye bu savaştan büyük ihtimalle batı kıyı illeri zarar görmüş ve deniz kuvvetleri ile hava kuvvetlerinin yarıya yakını zarar görerek çıkacaktır.

Bunun karşılığında tam seferberlik durumu nedeni ile Suriye’nin kuzeyi, Kuzey Yunanistan, Güney Kıbrıs‘ın büyük bölümü ve 18-36 arası Ege adası tamamen Türkiye’nin eline geçecektir.

Yunanistan en büyük zararı görecektir. Uzayan savaş tüm güçlerinin yok olmasına doğru evrilecek, hava ve deniz gücü zayıflayan Mısır geri çekilecek, İsrail ise hemen olası İran saldırısı üzerine yoğunlaşacaktır. Zira Israil, Mısır ve Yunanistan varken kendisini tehlikeye atmayacaktir. BAE ise daha sonra Türkiye tarafından hedef alınacaktır.


Türk Deniz Kuvvetleri Tatbikatta

Türkiye için eğer yukarıda bahsedilen önleyici füze saldırıları eğer zamanında yapılırsa, kayıplara rağmen oldukça kazançlı çıkılacaktır. Aksi taktirde hava ve deniz kuvvetleri çok ciddi zaafiyete uğrayacaktır. Bu da Türkiye‘nin elini daha sonra oldukça zayıflatacaktır. Unutulmamalıdır kı Arap-İsrail savaşlarında İsrail arapları çok daha güçlü olmalarına rağmen yenmeyi başarmıştır. Hava kuvvetleri olası bir Akdeniz Savaşı‘nın kaderini belirleyecektir. Türkiye bu noktada acil ihtiyaçlarını bir an önce kapatmak zorundadır. Eğer doğru strateji uygulanırsa ABD ve bölge ülkelerinin hayallerini Akdeniz’e gömmek Türkiye için içten bile değildir.

Görünen durumda doğrudan Türkiye‘ye saldırmak herkes için zor olmakla birlikte ABD için bile bir Pirius Zaferi’ne dönüşme ihtimali olduğundan aracı devletler üzerinden bu iş yürütülmeye çalışılacaktır. “Müttefiklik anlayışı içerisinde olan bölge ülkelerinin gerçek savaş ortamının tatbikata benzemediğini bilmesi gerekmektedir”

Benzer Haberler

5 Thoughts to “Akdeniz’de Türkiye’ye Karşı İttifak Büyüyor”

  1. Ahmet

    Çok saçma analiz..zira Türkiye için en iyi senaryo yazılmış..İsrail teknolojisi yüksek bir ülkedir .radar ve uydu karıyla uçakları saldırıları takip eder..vturkiye kağıttan bir kaplandir..

    1. İbrahim

      Adını değiştirsen iyi olur. Hangi insan yaşadığı vatandaşı olduğu ülkenin ordusunu küçümser. Barış kalkanı harekatı Türk Ordusunun gücünü sana ve tüm düşmanlara gösterdi. Gelecek on yılda Türk Ordusunun karşısında süper güçler dışında kimse duramaz. Türk Askeri başka askere benzemez. Severek vatanı için ölüme gider.

    2. Mustafa

      Nasıl bir Türkiye vatandaşı bunu yazar. senin dediğin gibi kağıttan kaplan olsaydık çoktan savaş başlamıştı. herkes biliyor gücümüzü ve ayağını denk alıyor. 3-4 devletin saldırısı ile muhakkak çook büyük yara alırız ama kimse bizi keklik göremez. ilk saldırı doğru yapılırsa bence kazanabileceğimiz bir savaş olur

  2. Servet

    Kaliteli güvenilir bilgi paylaşımları için teşekkürler

  3. bugra B.

    Okuduğum en detaylı analiz. En azından merak ettiğimiz bazı soruların cevaplarını alıyoruz. Politik haber okumaktan ne olup bittiğini de anlayamadık ki şimdiye kadar. Teşekkürler.

Ahmet için bir cevap yazın Cevabı iptal et